5 Mayıs 2014 Pazartesi

Bab-ı Adi Tipine


Bab-ı Adi Tipine

Üstüme söverek gel, bayılırım; fakat sövmen bir fikir öfkesine, bir düşünce sinirine bağlı olsun... 
Böyle gelebiliyor musun? 
Sen, yalnız kendine oyuncak edindiğin mukavva Dünya içinde sahte gerçekler imal edip bunları insanlara yutturmaktan anlıyorsun! 
Güvenle gel, biterim; öyle ki, hiçbir desteğin olmasa da güvenindeki heybet bana yeter? 
Böyle gelebiliyor musun? 
Sen yalnız, arslanın iki ayağı arasına sığınıp, faaliyetine engel gördüğü kediyi rapor eden sıçana benziyorsun! 
Fikrin yok, hakikatin yok, bilgin yok, ihlâsın yok, güvenin yok; ve düşün, bunlardan tek tek pay almış olarak ne çapta ahlâkın yok! .. 
Böyle olunca, işte böyle perişan olur; ve kalemini vücudunda en uygun kılıfa sokup, suspus, oturursun! 
Darısı Bâbıâli yokuşundan inip çıkarken bâb-ı âdi kulübesi sakinlerine mahsus bir eda takınanlara... 

(22 Ocak 1962

Necip Fazıl Kısakürek

0 yorum:

Yorum Gönder

Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa

Reklam

 

Sponsorlar

Bumerang - Yazarkafe
Bumerang - Yazarkafe
 

Templates by Nano Yulianto | CSS3 by David Walsh | Powered by {N}Code & Blogger